Laparoskopi; günümüzde kapalı ameliyat olarak tanımlanan, genellikle karın bölgesinde uygulanan bir ameliyat tekniğidir. Son yıllarda açık ameliyat tekniğine alternatif olarak başvurulan laparoskopi, günümüzde ilk tercih edilen yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun nedeni pek çok avantajı bulunmasıdır. Kısa sürmesi, iyileşme süresinin kısa olması, konforlu bir yöntem olması ve risk faktörlerinin minimum düzeyde olması nedenleri ile hem hastalar hem de doktorlar tarafından oldukça sık tercih edilmektedir.
Laparoskopi, özel olarak geliştirilen ve laparoskop adı verilen cihazlar ile uygulanan kapalı yöntem cerrahi bir tekniktir. Özellikle günümüzde kadın hastalıklarının cerrahi tedavisinde ve genel cerrahi alanlarında sıklıkla kullanılmaktadır.
Son yıllarda cerrahi alanında yaşanan gelişmeler arasında nitelikli ve başarılı sonuçların alındığı laparoskopi yöntemi; gelecek dönemde başlıca ameliyat tekniği olarak karşımıza çıkacaktır. Türkiye’de henüz çok yaygınlaşmamış olsa da tüm dünyada oldukça sık başvurulan bir cerrahi tekniktir. Türkiye’de oran günümüzde %15 civarındadır.
Laparoskopinin hangi amaçla, ne zaman ve nerede uygulanması gerektiği; ayrıntılı muayene ve tetkik sonrasında değerlendirilerek karar verilmektedir.
Laparoskop Ne Demek?
Laparoskop, tıp alanında son yıllarda sıklıkla başvurulan cerrahi ekipmanlar arasındadır. Karın içerisinin aydınlanmasını sağlayan bir tür kamera sistemi olan cihaz; karın içerisine küçük kesiler açılarak kullanılmaktadır. Karın boşluğundaki tüm hastalıkların tedavisinde ve kadın üreme sistemi hastalıkların tedavisinde uygulanmaktadır. Rahim ve yumurtalık ameliyatları eski yıllarda açık cerrahi yöntem ile uygulanırken günümüzde laparoskopik cerrahi yöntemleri ile konforlu bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte pek çok kişi laparoskopi nedir? Nasıl uygulanır, merak etmektedir. Karın bölgesinde birkaç santimetrelik kesiler açılarak laparoskop ile içeri girilir. Halk arasında kapalı ameliyat olarak tanımlanan laparoskopik cerrahi; bu işlem için özel olarak tasarlanmış laparoskoplar ile uygulanabilmektedir. Laparoskoplar ile karın boşluğuna girilmektedir.
Laparoskopi çeşitleri nelerdir?
Laparoskopi çeşitleri genellikle karın bölgesinde uygulanan ameliyatları ifade etmektedir. Bu ameliyatlar ise aşağıdaki şekilde sıralanabilmektedir;
- Jinekolojik laparoskopi
- Obezite ameliyatları
- Apandisit ameliyatı
- Safra kesesi ameliyatı
- Kasık, karın bölgesindeki fıtık ameliyatları
- Reflü ameliyatı
Jinekolojik laparoskopi ameliyatı
nda ise; rahim ve yumurtalıklarda uygulanması gereken cerrahi müdahalelerde uygulanmaktadır. Pek çok kişi laparoskopi ne zaman yapılır? Sorusunun cevabını merak etmektedir. Laparoskopi; iyi huylu ya da kötü huylu tümörlerin bölgeden çıkarılmasında, obezite tedavisinde midenin bir bölümünün alınmasında, apandisit patlaması sonucunda acil olarak müdahale edilmesinde, fıtık ameliyatlarının konforlu bir şekilde uygulanmasında başvurulan cerrahi bir yöntemdir.
Laparoskopi işlemi son yıllarda oldukça sık uygulanan cerrahi bir işlemdir. Uygulama bölgesine ulaşmak için karın bölgesinde minimal kesiler açılmaktadır ve karın içi basınç ile şişirilerek uygulama gerçekleştirilmektedir. Bu yöntem ile uygulanan ameliyatlar hem hasta hem de doktor açısından oldukça avantajlıdır. Kanama ve enfeksiyon risklerinin önüne geçilmesinin yanı sıra aynı zamanda iyileşme süreci de konforlu bir şekilde yaşanmaktadır.
Laparoskopi ne zaman yapılır?
Laparoskopi işlemi, genellikle jinekoloji ve genel cerrahi alanlarında başvurulan cerrahi bir işlemdir. Jinekolojik laparoskopi adet dönemi dışında her zaman yapılabilmektedir. En uygun zaman ise adet kanaması bitimi olduğu düşünülmektedir. Uygulama alanına göre jinekolojik laparoskopinin adet dönemi içerisinde ne zaman yapılacağına doktor kontrolünde karar verilmektedir.
Günümüzde laparoskopi işlemi daha çok kısırlık problemi yaşayan hastalarda uygulanmaktadır. Bu işlemin uygulama zamanı ise adet kanaması bitimi olması gerekmektedir. Bu durumda fallop tüplerinin çalışmasına engel olabilecek yapışıklıklar ya da enfeksiyonların varlığı, yumurtalıklarda ve rahim içerisinde kist oluşumu, rahim içerisinde myom ve polip gibi oluşumların tanı ve tedavisi amacı ile uygulanan laparoskopi aynı zamanda kanserli hücrelerin alınması işleminde de günümüzde sıklıkla başvurulan güncel cerrahi yöntemdir.
Jinekolojik laparoskopi işleminin aşırı kilolu hastalarda ya da kontrol altına alınamayan kalp hastalıkları bulunan kişilerde uygulanmaması gerekmektedir. Tedavi amacı ile olduğu kadar tanı amacı ile de uygulanan laparoskopi işleminin ne zaman uygulanması gerektiği, gerekli kontroller ve tetkik süreci sonrasında doktor tarafından karar verilmektedir.
Laparoskopi işlemi ne kadar sürer?
Tanı amacı ile uygulanan laparosopi işlemi yaklaşık 30 dakika sürmektedir. Oldukça kısa süren bu işlem hem doktor hem de hasta için konforlu bir süreç sunmaktadır. Hasta işlem öncesinde uyutulmaktadır. Tedavi amacı ile uygulanan laparoskopi işlemi ise uygulama bölgesine ve amacına göre değişiklik gösterebilmektedir. Myomların çıkarılması yaklaşık 45 dakika sürmektedir, buna karşın rahmin tamamının alınması için 2 saati aşan süreye ihtiyaç duyulabilmektedir.
Laparoskopi işlemi tekrarlanabilmektedir. Laparoskopi ameliyatı, ameliyathane ortamında ve genel anestezi altında uygulanmaktadır. Laparoskopi işlemi, güncel teknolojinin olanaklarından faydalanılarak özel olarak geliştirilen cihaz ve ekipmanlar yardımı ile gerçekleştirilmektedir. Bu işlem öncesinde kullanılan cihazın ve diğer ekipmanların sterilizasyon işlemlerinin nitelikli bir şekilde tamamlanmış olduğundan emin olunmalıdır. Aksi halde enfeksiyon gibi ciddi komplikasyonlara maruz kalınabilmektedir. Laparoskopi işlemini genellikle; genel cerrahi uzmanları ve jinekoloji uzmanları gerçekleştirilmektedir. Özellikle üreme sisteminde uygulanacak laparoskopi ameliyatlarında tüm risk faktörlerinin önüne geçmek için alanında tecrübeli jinekoloji uzmanları tercih edilmelidir. Aksi halde laparoskopi riskleri açığa çıkabilmekte ve kadın genital sisteminde ciddi hasarlar oluşabilmektedir.
Laparoskopi Ameliyatı
Laparoskopi ameliyatının genel cerrahi alanında ve jinekolojik problemlerin cerrahi tedavisinde uygulandığını daha önce belirtmiştik. Bu işlemin başarı oranını etkileyen faktörler; hastanın genel sağlık durumu, yaşı ve kilosu, doktorun bu işlem için gerekli tecrübeyi edinmiş olması, ameliyathane şartları ve ameliyat sonrası iyileşme sürecinde doktorun önerilerinin dışına çıkmamaktır.
Jinekolojik laparoskopi ameliyatı işlemi, adet kanamasından sonraki süreçte yapılmalıdır. Son yıllarda açık cerrahi tekniklere alternatif olarak geliştirilen ve başarılı sonuçlar alınan laparoskopi ameliyatı nasıl yapılır; pek çok hasta merak etmektedir. Laparoskopik ameliyat oldukça konforlu ve kısa sürede gerçekleştirilebilmektedir.
Günümüzde laparoskopi ameliyatı; pelvik taban tedavisinde, endometriozis probleminin tedavisinde ve rahim kanserinin önlenmesinde de uygulanabilmektedir. Özellikle jinekolojik alanda bu işlemin oldukça fazla avantajı bulunmaktadır. Uygulama alanında minimal oranda iz kalması, yaranın problemsiz bir şekilde iyileşmesi, hastanın oldukça kısa sürede ayağa kalkabilmesi ve sosyal yaşama dönebilmesi, ameliyata bağlı kısırlık riskinin oluşmaması, ameliyat sonrasında sondaya ihtiyaç duyulmamakta, ağızdan gıda alımına ameliyat günü başlanabilmesi; söz konusu avantajlardan sadece birkaçıdır.
Laparoskopi Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Laparoskopi ameliyatı öncesinde hasta ameliyat için hazırlanmaktadır. Ameliyathane önlüğü giydirilerek sedyeye yatırılmakta ve genel anestezi uygulaması ile uyutulmaktadır. Bu işlem sonrasında karında uygulama bölgesinde üç adet minimal kesiler açılarak karın içi basınç ile şişirilmekte ve özel olarak geliştirilmiş ışık ve görüntüleme kaynağı ile aydınlatılmaktadır. Böylece karın içi uygulama bölgesi ayrıntılı bir şekilde ameliyat ekibi tarafından görülebilmektedir.
Ameliyat süresi, türüne göre farklı şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Ameliyat sonrasında ise açılan kesiler özel yöntemler ile dikilmektedir. Ameliyat günü hasta anestezi etkisini kaybedince sıvı gıdalar ile beslenmeye başlayabilmekte ve tuvalete gidebilecek kadar yürüyebilmektedir. Ameliyatın türüne göre hastanın ameliyathanede kalma süresi değişiklik gösterse de genellikle 1 ya da 2 gün hastanede kalış süre bulunmaktadır. Rahim içi myomların ve poliplerin çıkarılması, yapışıklıkların giderilmesi, dış gebelik tedavisi ya da rahim alınması ameliyatlarında hastanede kalma süresi genellikle 1 gün olmaktadır. Genellikle açık ameliyatlar sonucunda kısırlık riski oldukça yüksektir ancak bu işlem ile söz konusu risk faktörleri en aza indirilebilmektedir.
Laparoskopi ortalama fiyatları
Laparoskopi fiyatları, hastalığın türüne göre değişkenlik göstermektedir. Aynı zamanda özellikle jinekolojik alanda uygulanacak laparoskopi işlemlerinde ücretlendirme hastanede kalış süresi, uygulanacak işlem (tanı mı tedavi yöntemleri mi) ya da hangi alanda uygulanacağı (myom alımı, poliplerin çıkartılması, rahim alınması) gibi durumlar ile belirlenmektedir.
Aynı zamanda ameliyathane, ameliyatı uygulayacak ekip ve hastanenin lokasyonu da laparoskopi ameliyat fiyatlarını belirlemektedir.
Hastanede kalış süresinin oldukça kısa olması, ek tedavilerin uygulanmasını çoğunluklar gerek duyulmaması ve komplikasyon riskinin az olması sebebi ile laparoskopi ortalama fiyatları açık ameliyatlara oranla çok daha ekonomik olmaktadır.
Kapalı ameliyat olarak da tanımlanan bu işlem pek çok hasta tarafından merak edilen ve ameliyat olması gereken pek çok hastanın tercih edebileceği bir uygulamadır. Özellikle jinekoloji uzmanlarının pek çoğu laparoskopik cerrahi uygulamalarında önemli başarılar elde etmiştir.
Laparoskopi ameliyatı fiyatı 2019’da Sağlık Bakanlığınca belirlenen kriterler doğrultusunda belirlenmektedir. Bu noktada hem fiyat hem de konforlu bir tedavi süreci yaşanması bakımından laparoskopik cerrahi açık cerrahi işlemlerine oranla oldukça avantajlıdır.
Laparoskopi sonrası
Laparoskopi sonrasında doktorunuz birtakım ağrı kesici ilaç ve antibiyotik içeren ilaçlar kullanmanızı tavsiye edecektir. Ağrı kontrolünün sağlanması ve herhangi bir enfeksiyona karşı vücudun korunması amacı ile söz konusu ilaçların aksatılmadan kullanılması oldukça önemlidir.
Ameliyattan sonra 1 ay ağır sporlar uygulanmamalı, ağır kaldırılmamalı ve yoğun fiziksel aktivite gerçekleştirilmemelidir. Özellikle kısırlık tedavisi için laparoskopik cerrahi uygulanan hastaların tüm stres faktörlerinden uzaklaşması büyük önem taşımaktadır. Ameliyat yaralarının kanaması ya da adet dönemi dışında kanama gerçekleşmesi durumunda ertelemeden doktorunuza başvurunuz. Bununla birlikte yüksek ateş şikayetinde de mutlaka doktorunuza danışınız. Ameliyat izleri birkaç ay içerisinde görünmeyecek şekilde küçülmektedir. Böylece karın bölgesinde herhangi bir estetik kaygıya neden olmamaktadır.
Laporoskopi sonrası gebelik
Laparoskopi sonrası gebelik için doktorun önerdiği süre göz önünde bulundurulmalıdır. Jinekolojik laparoskopi işlemi günümüzde oldukça kolay ve güvenilir bir şekilde uygulanabilmektedir. Gebelik planlaması sırasında uygulanan tetkiklerde rahimde oluşmuş polip, myom ya da yapışıklık gibi durumların varlığında, bununla birlikte rahimdeki anatomik bozuklukların tedavi edilmesi gerektiğinde laparoskopik yönteme başvurulmaktadır. Pek çok kişi laparoskopi sonrası hamile kalmanın mümkün olmadığını sorgulamaktadır. Laparoskopi hamile kalmaya engel değildir ve hamile kalmayı önleyen durumların ortadan kaldırılması amacı ile uygulanan bir tedavi yöntemidir.
Laparoskopi ile ameliyat sonrasında gebelik şansı 3 ila 6 ay arasında büyük oranda artmaktadır. Bu süreçte doktor kontrollerinin aksatılmaması anne adayının sağlığı ve bebeğin sağlığı için büyük önem taşımaktadır.
Özellikle kısırlık probleminin nedenlerinin araştırılması ya da tedavisinde uygulanan laparoskopi işlemi sonrasında pek çok kadın kısa sürede hamile kalabilmekte ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmektedir. Açık ameliyata oranla çok daha az risk faktörü içeren kapalı cerrahi günümüzde kısırlık probleminin tedavisinde uygulanan en kapsamlı cerrahi uygulamalar arasındadır.
Laporoskopi riskleri nelerdir?
Laparoskopi riskleri aşağıdaki şekilde sıralanabilmektedir;
- Açık ameliyata oranla çok daha düşük bir ihtimal olsa da kanama ve damar yaralanmaları ile enfeksiyona maruz kalma durumları söz konusu olabilmektedir.
- Organ yaralanmaları söz konusu olabilmektedir. (Özellikle: mesane, rahim, bağırsak ve idrar yolları)
- Ameliyat sonrasında kesi yerinin enfeksiyona maruz kalması
Elbette ki laparoskopi çeşitlerine göre farklılık gösterse de risk faktörlerini arttıran birtakım durumlar bulunmaktadır. Bu durumlar ise şu şekilde sıralanabilmektedir;
- İdeal kilonun üzerinde olma
- Karın bölgesinde daha önce ameliyat geçirmiş olmak
- Karın içerisine enfeksiyon olması
- Kalp ve akciğer hastalıklarının varlığı
- Alkol ve sigara tüketimi
- Endometriozis
Bunlar da İlginizi Çekebilir
İdrar kaçırma probleminde tanı yöntemleri sonrasında doktor problemin nedeni ile bağlı olarak tedavi
Kadın doğum uzmanlığı kapsamında, genel tanı ve tedavi hizmetleri başta olmak üzere, osteoporoz, men
Polikistik over sendromu son yıllarda oldukça sık görülen; adet düzensizlikleri ile kilo problemleri